Ürün Sepetinize Başarıyla Eklendi
Fıkıhta Kadın - Cami İlişkisi Fecr Yayınları | KitapGezegeni

Fıkıhta Kadın - Cami İlişkisi
Cemaatle Namaza İştirak Etme Bağlamında

Yayınevi / Marka: Fecr Yayınları
ISBN
9786257879477
Boyut
16.00x24.00
Sayfa Sayısı
296
Basım Yeri
Ankara
Baskı
1
Basım Tarihi
2021-01
Kapak Türü
Ciltsiz
Kağıt Türü
2. Hamur
Dili
Türkçe
Tedarik Süresi: Temin süresi 3-10 gündür.
%27 İNDİRİM
42,00
30,66
Stokta yok
9786257879477
781979
Fıkıhta Kadın - Cami İlişkisi
Fıkıhta Kadın - Cami İlişkisi Cemaatle Namaza İştirak Etme Bağlamında
30.66

Modernleşme sürecinde İslâm'da kadının temel hakları bağlamında gündeme getirilen konulardan biri de “İslâm'da kadın-mâbed ilişkisi”, bir diğer ifade ile “camilerde cemaatle eda edilen namazlara kadının iştirak etme yükümlülüğü veya hakkı” meselesidir. Nitekim “kadın hakları” veya “kadın-erkek eşitliği” bağlamında konuya yaklaşan bazı (modernist/feminist) çevreler, İslâm'da kadının vakit namazlarında cami cemaatine iştirak etme veya cuma/bayram namazını kılma yükümlülüğünün (zorunluluğunun) olmamasını, kadınların cemaate iştirak etmekten tamamen mahrum edildikleri şeklinde takdim ederek İslâm'da “kadın-ibadet-mâbed” ilişkisi üzerinde olumsuz bir algı oluşturmaya çalışmışlar ve oluşturdukları bu algıyı “kadının ontolojik (varoluşsal/yaratılış) değeri” ile ilişkilendirerek İslâm'da ibadet hürriyeti/hakkı açısından kadının erkekten daha aşağı (dûn) bir konumda olduğunu iddia etmişlerdir. Bu iddianın temelinde; hak (muhayyerlik/serbestlik) ile görev (vücûb/zorunluluk) ayrımının birbirine karıştırıldığı görülmektedir. Zira İslâm'da kadınların camilerde cemaatle eda edilen tüm namazlara iştirak etmeleri mümkündür. Ancak bu, onlar için zorunlu olmayıp tercihlerine bırakılmış bir haktır.

Çalışmamızda, başta vakit namazları olmak üzere camide cemaatle eda edilen cuma, bayram, teravih, cenaze namazlarına kadınların iştirak etmesi ile kadının imâmeti ve cemaatle kılınan namazlarda kadının saf düzeni gibi konular hakkında klasik fıkıh doktrininde yer alan görüşler üzerinde durulmuştur.

  • Açıklama
    • Modernleşme sürecinde İslâm'da kadının temel hakları bağlamında gündeme getirilen konulardan biri de “İslâm'da kadın-mâbed ilişkisi”, bir diğer ifade ile “camilerde cemaatle eda edilen namazlara kadının iştirak etme yükümlülüğü veya hakkı” meselesidir. Nitekim “kadın hakları” veya “kadın-erkek eşitliği” bağlamında konuya yaklaşan bazı (modernist/feminist) çevreler, İslâm'da kadının vakit namazlarında cami cemaatine iştirak etme veya cuma/bayram namazını kılma yükümlülüğünün (zorunluluğunun) olmamasını, kadınların cemaate iştirak etmekten tamamen mahrum edildikleri şeklinde takdim ederek İslâm'da “kadın-ibadet-mâbed” ilişkisi üzerinde olumsuz bir algı oluşturmaya çalışmışlar ve oluşturdukları bu algıyı “kadının ontolojik (varoluşsal/yaratılış) değeri” ile ilişkilendirerek İslâm'da ibadet hürriyeti/hakkı açısından kadının erkekten daha aşağı (dûn) bir konumda olduğunu iddia etmişlerdir. Bu iddianın temelinde; hak (muhayyerlik/serbestlik) ile görev (vücûb/zorunluluk) ayrımının birbirine karıştırıldığı görülmektedir. Zira İslâm'da kadınların camilerde cemaatle eda edilen tüm namazlara iştirak etmeleri mümkündür. Ancak bu, onlar için zorunlu olmayıp tercihlerine bırakılmış bir haktır.

      Çalışmamızda, başta vakit namazları olmak üzere camide cemaatle eda edilen cuma, bayram, teravih, cenaze namazlarına kadınların iştirak etmesi ile kadının imâmeti ve cemaatle kılınan namazlarda kadının saf düzeni gibi konular hakkında klasik fıkıh doktrininde yer alan görüşler üzerinde durulmuştur.

  • Yorumlar
    • Yorum yaz
      Bu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.
İbrahim Yılmaz
İbrahim Yılmaz kitapları ve İbrahim Yılmaz eserleri en uygun fiyat seçeneği ile kitapgezegeni.com adresinde, hemen satın almak için tıklayın.
Kapat